Kahvemi içiyordum. Düşünceliydim. Neden diye sorguluyordum. İnsanlık tarihinde daha önce hiç olmadığı kadar şu an yenilik yapıyoruz, ancak hala sorunlarımızı savaş yoluyla çözmeye çalışıyoruz. İnsanoğlunun temelinde bencillik mi yatıyor? Sadece, her zaman için. Neden? Düşünürken yarıda bıraktığım kitabım ile yağmuru seyretmeye başladım. Keşke yağmur tanelerinin oluşturduğu bir göl gibi insanlar olarak bir birlik olsak… Umarım. Bir gün. Kitabıma döndüm. Başka bir şey düşünmeliydim çünkü. Kitabımda kuş umudu simgeliyordu. İçinde bulunduğu orman ise karmaşık dünyayı. Burada bile gösteriyordu kendini insanoğlu. Sıkıldım. İlk defa. Bir kitaptan. Kitabımı çantama koydum. Belki okulda okumaya geri dönerdim. Çantamı masaya koydum. Yatağıma uzandım. Tavana bakarak düşünmeye devam ettim. 5 yaşımdaki halim aklıma geldi. Hahha trajikomik. O zamanlarda pespembe hayallerim vardı. Hep sanatçı olmak istiyordum. Ancak bunca kötülüğün olduğu bir ülkede kalemimle ben bir umut olabilecek miydim? Düşünüyordum. Düşünmeliydim. Dolabımdaki o elbiseyi çıkardım. Hafif sararmıştı sanki. İnsanlık gibi.
top of page
sevinç orman
bottom of page
Comments