Artemisia Gentileschi, one of the first female painters in history to portray women's empowerment after the rape she experienced during the period when female artistry was considered "unchastity".
Woman Painter in Rome?
First Female Member of the Accademia delle Arti del Disegno
A Woman Who Defied the Traditional Art of Painting
Artemisia Gentileschi, the daughter of the painter Orazio Gentileschi, was born on July 8, 1593 in Rome. She lost his mother at the age of 12. Due to being a woman, she could not receive education in the art schools of her time. For this reason, Orazio sends his daughter to her friend Agostino Tassi so that she can improve her art and take perspective lessons.
Shortly after she starts working with Tassi at the age of 19, she is raped by him and his friend. In this direction, she experiences a tragedy that will set an example of how dire the situation of women in social life is. In addition to being a painter, Tassi has been imprisoned many times for murder and sexual assault. For this reason, he convinces Artemisia that he will marry her if she does not tell anyone what she has done. Artemisia, who thinks that she cannot marry anyone because of losing her virginity, accepts this. After a while, Orazio learns what his daughter is going through and takes Tassi to court. However, the court almost declares Artemisia guilty. According to these extant court records, Artemisia was humiliated by the court and the Roman people throughout the trial. In the courtroom, it is checked whether Artemisia is a virgin. She and her father are tortured in order to abandon their accusations.
During this period, women's painting is not welcomed. In fact, this situation in itself is a reason for "unchastity" for many people. For this reason, the Roman people sided with Tassi throughout the court. At the end of the trial, Tassi is sentenced to only 2 months in prison and expulsion from Rome. But, as might be expected, these penalties are never enforced.
Unfortunately, neither she nor her father remain in Rome after the trial. In this direction, Artemisia finds the solution by marrying the Florentine painter Pietro Antonio Sriattesi and starting a new life. In order not to prevent the loss of reputation from working, she begins to sign her works under the name Lomi. Florence becomes a turning point in her life. There she advances her art, her literacy. She also gains the support of many noble families. She gets the chance to work with Casa Buonarroti, Michelangelo's nephew. She establishes friendships with names that make a name for himself in world history, such as Galileo.
In 1616 she became the first female member of the Accademia delle Arti del Disegno. With her admission to the academy, she proves her talent to herself and then to the art community. Although she is extremely successful at this point, her husband Pietro invests all the money she earns in gambling and luxury. Pietro, who is involved in many illegal works as well as cloth, disappears one day. She struggles with life alone until she goes to London with her father in 1638. During this period, father and daughter begin to work in the service of King Charles I of England. However, her father dies a year later. Returning to Italy after her father's death, Artemisia settles in Naples, where she will live for the rest of her life.
Artemisia's art is in great harmony with the Baroque tradition as well as the work of the famous painter Caravaggio. So much so that he reinterprets Caravaggio's painting "Judith Beheading Holofernes", which is about an old legend, many times. In Caravaggio's painting; Judith is portrayed as a heroine who cut off the head of Holofernes and saved her people from the cruel commander.
In Artemisia's painting, Judith represents herself and Holofernes represents Tassi, whom she was sexually abused. The most obvious difference between their paintings is Judith's facial expression. While the facial expression created by Caravaggio is delicate and reserved, Artemisia portrays Judith much stronger and more confident. In this painting, where the physical struggle comes to the fore, Artemisia almost takes revenge for the Tassi incident.
Artemisia; In a world full of civil wars, epidemics and political intrigues, she makes a living for herself and his two daughters by traveling from city to city. However, instead of making the focus of sexuality and eroticism like the men of his time, she creates paintings that include strong and combative women, inspired by the characters in the Bible. This situation violates the gender roles of patriarchal society. In her self-portraits, on the other hand, she portrays herself in an unorthodox idealized way, concentrating on her work. Since her works reflect the empowerment of women, her name is heard more by feminist artists and art historians in the 1970s, so that she has become a legend in the last fifty years. She draws especially the facial expressions of the characters with great care, in which she dedicates a special place to religious and mythological scenes. This feature has a great place in her being one of the most influential and progressive painters in history.
Artemisia's career as a painter spans 40 years. While her early works are found revolutionary and rebellious, her work in the second half of her career is found to be "feminine" and emotional.
She died in Naples in 1653. She is a leader who conveys his traumas to us with his revolutionary and fighting spirit without any hesitation!
—---------------------------------------------------------
Kadın ressamlığın "iffetsizlik" sayıldığı dönemde yaşadığı tecavüz olayının ardından kadının güçlenmesini resmeden tarihin ilk kadın ressamlarından: Artemisia Gentileschi.
Roma'da Kadın Ressam mı?
Accademia delle Arti del Disegno'nun ilk Kadın Üyesi
Geleneksel Resim Sanatına Baş Kaldıran Bir Kadın
Ressam Orazio Gentileschi'nin kızı olan Artemisia Gentileschi 8 Temmuz 1593'de Roma'da doğar. Annesini 12 yaşında kaybeder. Kadın olması sebebiyle döneminin sanat okullarında eğitim alamaz. Bu sebeple Orazio kızının sanatını geliştirebilmesi ve perspektif dersleri alması adına arkadaşı Agostino Tassi'nin yanına gönderir.
19 yaşında Tassi ile çalışmaya başladıktan çok kısa bir süre sonra onun ve arkadaşının tecavüzüne uğrar. Bu doğrultuda kadınların toplumsal hayatta ne kadar vahim bir durumda olduğuna örnek olacak bir trajedi yaşar. Tassi ressam olmasının yanı sıra birçok defa cinayet ve cinsel saldırı suçlarından hapis yatmış bir kişidir. Bu sebepten ötürü Artemisia'ya, yaptığını kimseye söylemezse kendisiyle evleneceği konusunda ikna eder. Bekaretini kaybetmesinden ötürü kimseyle evlenemeyeceğini düşünen Artemisia bu söyleneni zorunlu olarak kabul eder. Bir süre sonrasında kızının ne yaşadığını öğrenen Orazio, Tassi'yi mahkemeye verir. Ancak mahkeme neredeyse Artemisia'yı suçlu ilan eder. Günümüze kadar ulaşan bu mahkeme kayıtlarına göre, Artemisia dava boyunca mahkemenin ve Roma halkının aşağılamalarına maruz kalır. Öyleki mahkeme salonunda Artemisia'nın bakire olup olmadığı kontrol edilir. Suçlamalarından vazgeçmesi adına kendisine ve babasına işkence yapılır.
Bu dönemde kadınların ressamlık yapması hoş karşılanmaz. Hatta bu durum pek çok kişi için başlı başına "iffetsizlik" sebebidir. Bu sebepten ötürü Roma halkı mahkeme boyunca Tassi'nin yanında yer alır. Dava sonunda Tassi yalnızca 2 ay hapis ve Roma'dan uzaklaştırma cezası alır. Fakat tahmin edilebileceği üzere bu cezalar asla uygulanmaz. 17. Yüzyıl Avrupa'sındaki bütün cinsel saldırı davalarında olduğu gibi, bu davada da saldırgandan çok mağrur olan Artemisia zarar görür.
Ne yazık ki davadan sonra Roma'da ne kendisinin ne de babasının itibari kalır. Bu doğrultuda Artemisia çözümü Floransalı ressam Pietro Antonio Sriattesi ile evlenerek yeni bir hayata başlamakta bulur. İtibar kaybının çalışmasına engel olmaması adına eserlerini Lomi ismiyle imzalamaya başlar. Floransa, kendisinin hayatında bir dönüm noktası olur. Burada sanatını, okuma yazma bilgisini ilerletir. Aynı zamanda birçok soylu ailenin desteğini kazanır. Michelangelo'nun yeğeni Casa Buonarroti ile çalışma şansını elde eder. Galileo gibi dünya tarihinde kendinden söz ettiren isimlerle dostluklar kurar.
1616 yılında Accademia delle Arti del Disegno'nun ilk kadın üyesi olur. Akademiye kabul edilmesiyle yeteneğini başta kendisine olmak üzere sonrasında sanat çevresine ispat eder. Bu noktada son derece başarılı olmasına rağmen özel hayatında kazandığı tüm paraları eşi Pietro kumara ve lükse yatırır. Kumaşın yanında birçok kanunsuz işe de bulaşan Pietro bir gün ortadan kaybolur. 1638'de babası ile Londra'ya gidene kadar tek başına hayatla mücadele eder. Bu dönemde baba ve kızı İngiltere kralı 1. Charles'in hizmetinde çalışmaya başlar. Ancak babası bir sene sonra ölür. Babasının ölümünün ardından tekrar İtalya'daki dönen Artemisia, hayatının sonuna kadar yaşayacağı Napoli'ye yerleşir.
Artemisia'nın sanatı Barok gelenekle olduğu kadar ünlü ressam Caravaggio'nun çalışmalarıyla da büyük uyum içindedir. Öyleki Caravaggio'nun eski bir efsaneyi konu alan "Judith Beheading Holofernes" isimli tablosunu pek çok kez yeniden yorumlar. Caravaggio'nun tablosunda; Judith Holofernes'in başını keserek, halkını zalim komutandan kurtarmış bir kahraman olarak resmedilir.
Artemisia'nın tablosunda ise Judith kendisini, Holofernes ise cinsel istismarına uğradığı Tassi'yi temsil eder. Tabloları arasındaki en belirgin fark Judith'in yüz ifadesidir. Caravaggio'nun yarattığı yüz ifadesi narin ve çekingen iken Artemisia Judith'i çok daha güçlü ve kendinden emin resmeder. Fiziksel mücadelenin on plana çıktığı bu tabloda Artemisia, adeta Tassi olayının intikamını alır.
Artemisia; iç savaşlar, salgın hastalıklar, siyasi entrikalarla dolu bir dünyada, şehir şehir gezerek yaptığı tablolarla kendisinin ve iki kızının geçimini sağlar. Fakat o kendi döneminin erkekleri gibi cinselliğin ve erotizmin odak noktası yapmak yerine Incil'deki karakterlerden esinlenerek resmettiği güçlü ve mücadeleci kadınlara yer veren tablolar yaratır. Bu durum patriyarkal toplumun cinsiyet rollerini ihlal eden cinstendir. Otoportrelerinde ise kendisini alışılmışın dışında idealize etmeksizin yaptığı işe yoğunlaşmış bir şekilde resmeder. Eserlerinde kadınım güçlenmesini yansıtması sebebiyle 1970'lerde feminist sanatçılar ve sanat tarihçileri sayesinde adı daha çok duyulur, öyleki son elli yılda efsaneleşir. Dinsel ve mitolojik sahnelere özel bir yer ayırdığı tablolarında özellikle karakterlerin yüz ifadelerini büyük bir özenle çizer. Tarihin en etkili, ilerici ressamlarından olmasında bu özelliğinin yeri büyüktür.
Artemisia'nın ressam olarak kariyeri 40 yıla uzanır. Erken dönem çalışmaları devrimci ve isyankar bulunurken kariyerinin ikinci yarısındaki çalışmaları "kadınsı", duygusal bulunur.
1653 yılında Napoli'de ölür. Yaşadığı travmaları devrimci, mücadeleci ruhuyla hiç çekinmeden bizlere aktaran bir lider!
Kommentare